in operation

listen to the pronunciation of in operation
İngilizce - Türkçe
çalışır durumda
yürürlükte
faal durumda

İlgili Terimler

operating
ölçüm yapma
operating
faaliyette bulunan
operating
çalıştırma

Gece yarısından sonra bir dans kulübü çalıştırmak Japon hukukuna göre yasal değildir. - Operating a dance club after midnight is illegal according to Japanese law.

operating
işletme

O, o zaman bir traktörü işletmekle meşguldü. - At that time she was engaged in operating a tractor.

İşletme maliyetlerini kısmamız gerekir. - We need to cut down operating costs.

operating
{f} işlet

Dünyada en çok kullanılan işletim sistemi Windows'tur. - Windows is the most used operating system in the world.

Linux ücretsiz bir işletim sistemidir, denemelisiniz. - Linux is a free operating system; you should try it.

operating
işleterek
operating
{s} ameliyat

Tom neredeyse Mary'nin ameliyat masasında öldüğünü söyledi.. - Tom said Mary almost died on the operating table.

Onu ameliyathaneye taşı. - Carry her to the operating room.

operating
işletim

Favori işletim sistemin nedir? - What's your favorite operating system?

Arkadaşım yeni işletim sistemi için bir kullanıcı arayüzü tasarlıyor. - My friend is designing a user interface for the new operating system.

operating
{s} kullanma
operating
{f} işlet: prep.işleterek
İngilizce - İngilizce
in action, working, functioning
being in effect or operation; "de facto apartheid is still operational even in the `new' African nations"- Leslie Marmon Silko; "bus service is in operation during the emergency"; "the company had several operating divisions"
operating

İlgili Terimler

inoperation
Agency; influence; production of effects
inoperation
{i} influence
in operation

    Heceleme

    in op·e·ra·tion

    Türkçe nasıl söylenir

    în äpıreyşın

    Telaffuz

    /ən ˌäpərˈāsʜən/ /ɪn ˌɑːpɜrˈeɪʃən/

    Videolar

    ... into Jim in an emergency operation.   ...
    ... the first cut at running the operation. The death of mainframes was attended by an ...