hazırlayan

listen to the pronunciation of hazırlayan
Türkçe - İngilizce
prepared by
hazırla
prepare

The cook prepares different dishes every day. - Aşçı her gün farklı yemekler hazırlar.

You should prepare for the worst. - En kötüsü için hazırlanmalısın.

hazırla
{f} priming
hazırlayanlar
prepared by
hazırla
{f} steel
hazırla
{f} preparing

She is busy preparing for the trip. - O yolculuk için hazırlanmakla meşgul.

He was in charge of preparing a magazine for publication. - O yayınlama için bir dergi hazırlanmasında sorumlu oldu.

hazırla
concoct
hazırla
drawn up

He has drawn up a will. - O, bir vasiyetname hazırladı.

hazırla
{f} prepared

In order to give him a surprise on his birthday, I prepared a fantastic cake. - Ona doğum gününde bir sürpriz yapmak için, ben harika bir pasta hazırladım.

He prepared his speech very carefully. - Konuşmasını çok dikkatlice hazırladı.

Hazırlayanlar
framers
hazırlayanlar
drafters
barda içki ve kokteyl hazırlayan kimse
barkeeper
devir belgelerini hazırlayan ilgili
conveyancer
eğlence hazırlayan kimse
showman
fatura hazırlayan
(Ticaret) biller
ilaç hazırlayan kimyager
dispensing chemist
makineyi hazırlayan işçi
setter
reklâm ilanları hazırlayan kimse
copyright writer
tasarı hazırlayan kimse
draftsman
tasarı hazırlayan kimse
drafter
yemeklerini kendi hazırlayan
self catering
hazırlayan