gesperrt

listen to the pronunciation of gesperrt
Almanca - Türkçe
bloke
İngilizce - Türkçe

gesperrt teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

closed
kapalı

Otel kış boyunca kapalı kalır. - The hotel remains closed during the winter.

Gözleri kapalı müzik dinledi. - He listened to the music with his eyes closed.

banned
yasaklı
closed
kapanmak
closed
basına kapalı
closed
örtük
closed
yumuk
closed
(Bilgisayar) kapatıldı

Uzun bir tartışmadan sonra kömür madenleri kapatıldı ve kalan madenciler işten çıkarıldılar. - After a long dispute the coal mines closed and the remaining miners were paid off.

Tema parkı geçen ay kapatıldı. - The theme park was closed down last month.

closed
yumulu
disabled
sakatlar
disabled
erksiz
barricaded
{f} barikat kur
closed
{f} kapat

Sakin olmak için gözlerimi kapattım. - I closed my eyes to calm down.

O, onun söylediğine kulaklarını kapattı. - She closed her ears to what he was saying.

disabled
(the ile) sakatlar
banned
yasakla

Sigara satışı yasaklanmalıdır. - The sale of cigarettes should be banned.

Buraya girişiniz yasaklandı. - You are banned from entering this place.

banned
yasaklanmış

Trende sigara içmek yasaklanmıştır. - Smoking is banned in the train.

Kaiforniyadaki restoranlarda sigara içmek yasaklanmıştır. - Smoking is banned in restaurants in California.

closed
{s} kapanmış

Kapının kapanmış olması gerek. - The gate needs to be closed.

Oraya vardığımda mağaza zaten kapanmıştı. - The store was already closed when I got there.

closed
{s} kapatılmış

Kapılar kapatılmıştı. - The doors were closed.

Havaalanı çevresindeki hava sahası geçici olarak kapatılmıştı. - The airspace around the airport was closed temporarily.

disabled
{f} etkisiz kıl: adj.etkisiz kılınmış