gördüğü

listen to the pronunciation of gördüğü
Türkçe - İngilizce
saw to
gördüğü halde okuyamayan
word blind
gör
saw

I saw John at the library. - Kütüphanede John'u gördüm.

I saw her somewhere two years ago. - Onu ben iki yıl önce bir yerde gördüm.

gör
{f} sighted
gör
{f} seeing

Seeing that she was not excited at the news, she must have known it. - O, habere heyecanlanmadığına göre, onu önceden biliyor olmalı.

I'm looking forward to seeing you this April. - Bu nisanda seni görmeye can atıyorum.

gör
see

Love is seeing her in your dreams. - Aşk onu rüyalarında görmektir.

Mary decided never to see him any more. - Mary artık onu asla görmemeye karar verdi.

gör
{f} seen

Germs can only be seen with the aid of a microscope. - Mikroplar sadece bir mikroskop yardımıyla görülebilir.

I had never seen a panda until I went to China. - Çin'e gidene kadar hiç panda görmemiştim.

gör
{f} view

His parents' view was that he was wasting his earnings on a silly girl. - Ebeveynlerinin görüşü onun kazandıklarını aptal bir kıza harcamasıydı.

Image Viewer is an image viewing software. This software is a very small program. This software has basic functions only. This is translatable by Tatoeba Project users. - Image Viewer bir resim görüntüleme yazılımıdır. Bu yazılım çok küçük bir programdır. Bu yazılımda sadece basit fonksiyonlar var. Bu, Tatoeba Project kullanıcıları tarafından çevrilebilir.

gör
catch sight of

He happened to catch sight of a rare butterfly. - Tesadüfen nadir bir kelebeği gördü.

gör
{f} sight

She stood astonished at the sight. - Görünüşte şaşırmış gibi duruyordu.

I was much frightened at the sight. - Ben görünce çok korktum.

gör
{f} viewing

Image Viewer is an image viewing software. This software is a very small program. This software has basic functions only. This is translatable by Tatoeba Project users. - Image Viewer bir resim görüntüleme yazılımıdır. Bu yazılım çok küçük bir programdır. Bu yazılımda sadece basit fonksiyonlar var. Bu, Tatoeba Project kullanıcıları tarafından çevrilebilir.

her gördüğü sakallıyı babası sanmak
colloq . to be easily fooled by appearances
Almanca - Türkçe

gördüğü teriminin Almanca Türkçe sözlükte anlamı

Gör
yumurcak, afacan (kiz)
Gör
(-e/) n l. kücük cocuk
İsveççe - Türkçe

gördüğü teriminin İsveççe Türkçe sözlükte anlamı

Gör
hazırlayın
Gör
olun
Gör
yapın
Gör
yapık
gör
yapıyor
gör
kılan