Ben nezaketin için sana çok minnettarım.
- I am much obliged to you for your kindness.
Sana olan aşkım sana her şeyi söylememe izin vermeyecek. Bazı şeyler söylenmemiş olarak bırakılsa iyi olur.
- My love for you won't let me tell you everything. Some things are better left unsaid.
İyiliğiniz için size minnettarım.
- I am grateful to you for your kindness.
Karar vermek size kalmış.
- That's for you to decide.
Bunu senin için yapıyorum.
- I'm doing it for you.
Senin için akşam yemeği pişireyim mi?
- Shall I cook dinner for you?
Bunun için özür dilerim.
- I apologize for this.
Bunun için iyi bir neden vardı.
- There was a good reason for this.
Bu akşam onun için bir veda partisi düzenliyoruz.
- We are giving a farewell party for him tonight.
Bay White onun için mahkemeye çıktı.
- Mr White appeared for him in court.
Bu benim için çok zordu.
- This is too difficult for me.
Bu kitabı okumak benim için kolay.
- It is easy for me to read this book.
run for it.
... as you see, he's putting in place different blocks banning testing these weapons, also ...
... Which is really helpful, because it helps you to be able ...