Definition of yummy in English Turkish dictionary
- {s} lezzetli
Bu gece yemek çok lezzetli.
-The food is very yummy tonight.
Bu lezzetli keki tatmak ister misin?
-Would you like to taste this yummy cake?
- nefis
Onun gerçekten nefis tadı var.
-It tastes really yummy.
Ohh! Çikolatalı tatlı krema. Nefis.
-Ooh! Chocolate mousse. Yummy.
- {s} tadı güzel
- tatlı
Ohh! Çikolatalı tatlı krema. Nefis.
-Ooh! Chocolate mousse. Yummy.
- çok çekici
- harika
- leziz
- delicious
- {s} lezzetli
Bu ekmek çok lezzetli.
-This bread is very delicious.
Nagano bölgesindeki arkadaşımı ziyaret ettiğimde, bana lezzetli soba ikram edildi.
-When I visited my friend in Nagano, I was treated to delicious soba.
- delicious
- leziz
Anneannemin leziz bir morinalı yemek tarifi vardı.
-My grandmother had a delicious recipe of cod.
- delicious
- nefis
Karım bana nefis bir elmalı pasta yaptı.
-My wife made me a delicious apple cake.
Akşam yemeği nefis kokuyor.
-Dinner smells delicious.
- delicious
- ağzına layık
- delicious
- tadına doyulmayan
- delicious
- (Gıda) ağızlara layık
- delicious
- deliciously nefis bir şekilde
- delicious
- güzel
- delicious
- {s} hoş
Biz lezzetli yemekten epeyce hoşlandık.
-We thoroughly enjoyed the delicious meal.
- delicious
- Ieziz
Related Terms
Definition of yummy in English English dictionary
- delicious
- Yummy food tastes very good. I'll bet they have yummy ice cream It smells yummy. tasting very good (yum)
- {ü} this is delicious!
- {s} delicious, tasty, appetizing, stimulating; attractive, nice, pretty
- extremely pleasing to the sense of taste
- yummy mummies
- plural form of yummy mummy
- yummy mummy
- A mother who is considered sexually attractive
Formes is the freshest of the major maternity chains, but the staid selection is more French-mumsy than yummy-mummy.