Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

you, even you, you only, you alone

listen to the pronunciation of you, even you, you only, you alone
English - Turkish

Definition of you, even you, you only, you alone in English Turkish dictionary

yourself
kendinin

Onu hiç kendinin yaptığını görebiliyor musun? - Can you ever see yourself doing that?

yourself
özünüz
yourself
özüne
yourself
kendine

Lütfen kendine iyi bak. - Please take good care of yourself.

Ne kadar sinsi olursan ol, asla kendine sürpriz yapamazsın. - No matter how sneaky you are, you can never surprise yourself.

yourself
özün
yourself
kendini

Kendini benim yerime koy. - Put yourself in my position.

Kendini benim yerime koy. - Put yourself in my place.

yourself
kendin

Kendini benim yerime koy. - Put yourself in my position.

Kendinizi prezentabl yapın. - Make yourself presentable.

yourself
özünü
yourself
pull yourself together kendine gel
yourself
be your self tabii olunuz
yourself
{i} kendiniz

Arada sırada kendinizi başkasının yerine koymak iyidir. - It's good to put yourself in someone else's place now and then.

Kendinizi prezentabl yapın. - Make yourself presentable.

yourself
{ç} your.selves (yûrselvz', yôrselvz') zam. kendin; kendiniz: Don't kill yourself! Kendini öldürme! Do it yourself! Onu kendin yap! Pull
English - English
{p} yourself
you, even you, you only, you alone
Favorites