yıkıntı

listen to the pronunciation of yıkıntı
Turkish - Turkish
Yıkılan bir şeyin parçaları, kalıntıları, enkaz
Yıkılma, yıkım, mahvolma
Yıkılan bir şeyin parçaları, kalıntıları, enkaz: "Ateşoğlu'nun evinin biraz ötesinde bir ev yıkıntısı keşfettim."- Halikarnas Balıkçısı
yıkıntı olmak
Birini çok zarara sokmak
birine yıkıntı olmak
Birini çok zarara sokmak
yıkıntı
Favorites