Eşim de seni görmekten memnun olacak.
- My wife will be glad to see you, too.
İyi bir kız çocuğu, iyi bir eş yapacaktır.
- A good daughter will make a good wife.
Karısıyla İnternet üzerinden tanıştı.
- He met his wife online.
Onun karısı neye benziyor?
- What is his wife like?
She's my wife. O benim karım.
O yaşlı kadın kimdir?
- Who is that old woman?
Onlar benim yaşlı bir kadın olduğumu söylüyorlar.
- They say that I'm an old woman.
Çirkin bir bayan eş bahçenin etrafındaki iyi bir çit gibidir.
- An ugly wife is a good fence around the garden.
Sessiz olabilen bir bayan eş Tanrının bir armağanıdır.
- A wife who can be quiet is a gift of God.
Sanırım, o kadın onun karısıdır.
- That woman is his wife, I think.
O, karısını terk etti ve yarı yaşında bir kadınla aşk hayatı yaşıyor.
- He left his wife and shacked up with a woman half her age.
Yaşlı kadına torunu tarafından eşlik edildi.
- The old woman was accompanied by her grandchild.
Yaşlı kadına erkek torunu tarafından eşlik edildi.
- The old woman was accompanied by her grandson.
My little woman, said her husband dubiously, are you quite sure you're better? Or are you, Sophia, about to break out in a fresh direction?.
A new wife for the gander is introduced into the pen.
... my wife, she was eight months pregnant and she was worried ...
... that my daughter has an interest in herself, that I have an interest in her, that my wife ...