English - Turkish
Definition of well-rounded in English Turkish dictionary
- iyi-yuvarlaklaşmış
- çok yönlü
Tom çok yönlü bir birey.
-Tom is a well-rounded individual.
Tom çok yönlü bir kişi.
-Tom is a well-rounded person.
- balık etinde
- kapsamlı
- geniş kapsamlı
- abartılı
- dolgun
- tombul
- içerikli
- shapely
- {s} yakışıklı
- well rounded
- iyi fizikli
Mary iyi fizikli genç bir kadın oldu.
-Mary became a well rounded young woman.
- well rounded
- boylu poslu
- well rounded
- güzel vücutlu
- wellrounded
- kapsamlı
- wellrounded
- içerikli
- wellrounded
- dolgun
- wellrounded
- tombul
- shapely
- (kadın vücudu/vb.) biçimli
- shapely
- güzel
- well rounded
- iyi yuvarlanmış
- shapely
- {s} şekilli
- shapely
- {s} düzgün
Benim ideal kadınım, düzgün, akıllı ve çok dillidir.
-My ideal woman is shapely, intelligent and a polyglot.
- shapely
- {s} biçimli
- shapely
- {s} biçimli, biçimi güzel olan
- well rounded
- abartılı
- well rounded
- kapsamlı
- well rounded
- tombul
- well rounded
- dolgun
- well rounded
- içerikli
- well rounded
- çok yönlü
- wellrounded
- çok yönlü
- wellrounded
- abartılı
- wellrounded
- geniş kap samlı
Related Terms
English - English
Definition of well-rounded in English English dictionary
- having a balanced variety of attributes
- shapely
- with a good body; with good shape
- many-sided; "an all-around athlete"; "a well-rounded curriculum"
- well-rounded education
- general education
Related Terms
well-rounded
Hyphenation
well-round·edPronunciation
Resimler
History
Favorites