Yarın sabah erken uyanmak zorundasın.
 - You have to wake up early tomorrow morning.
Senin uyanmak için en sevdiğin müzik türü hangisi?
 - What's your favorite kind of music to wake up to?
Tom çocukları uyandırmak istemedi.
 - Tom didn't want to wake up the kids.
Tom'u uyandırmalıyım.
 - I should wake up Tom.
Annesi onu uyandırıncaya kadar Jim uyanmadı.
 - Jim didn't wake up until his mother woke him.