vukuf

listen to the pronunciation of vukuf
Turkish - English
Turkish - Turkish
(Hukuk) Bir şeyi bilmek; vakfolunan şeyler
(Osmanlı Dönemi) Durma, duru
(Osmanlı Dönemi) Bir şeyi bilme. Öğrenmiş olma
(Osmanlı Dönemi) Bir hâlde kalma
Anlama, bilme, bilgi
Anlama, bilme, bilgi: "Kuzenim, mektuplarında Fransız edebiyatına da vukufunuzdan uzun uzadıya bahsediyor."- Y. K. Karaosmanoğlu
(Osmanlı Dönemi) bir şeyi bilme, öğrenmiş olma
vukuf
Favorites