to set in a seat; to give a place to; establish (one) in a place

listen to the pronunciation of to set in a seat; to give a place to; establish (one) in a place
English - Turkish

Definition of to set in a seat; to give a place to; establish (one) in a place in English Turkish dictionary

install
kurmak
install
{f} yerleştirmek

Otellerde duvardan duvara halı yerleştirmek gelenekseldir. - In hotels, it's customary to install wall-to-wall carpeting.

install
takmak (bir aygıtı)
install
kurmak (yazılım)
install
döşemek
install
(Bilgisayar) yükle

Tom sonunda kendi bilgisayarına ücretsiz bir veritabanı uygulamasını yüklemeyi anladı. - Tom eventually figured out how to install a free database application on his computer.

Benim kişisel bilgisayarıma Microsoft Office yükledim, bu yüzden bana eklenti gönderdiğinde lütfen onun dosya formatını kullan. - I have installed Microsoft Office on my personal computer, so please use its file format when you send me the attachment.

install
tertibat
install
(Bilgisayar) yüklenecek
install
kur

Tom birkaç güvenlik kamerası kurdu. - We've installed several security cameras.

Adam kendi antenini kurmaya çalıştı. - The man tried to install his own antenna.

install
hazırlamak
install
düzenlemek
install
(aygıt) döşemek
install
{f} monte etmek

Bunu monte etmek kolay olmalı. - This should be easy to install.

Monte etmek kolay mı? - Is it easy to install?

install
{f} (bir aygıtı) (bir yere) takmak; (kalorifer, elektrik v.b.) tesisatı döşemek; (bilgisayar v.b. sistemi) kurmak
install
(İnşaat) kurmak, yerine takmak
install
yüklemek

Onların işi, şirketteki bilgisayarlara yeni yazılımları yüklemektir. - Their job is to install new sotfwares on the company's computers.

Bu yazılımı yüklemek uzun zamanımı almayacak. - It won't take me long to install this software.

install
{f} atamak
install
(Mukavele) kurmak, yerine takmak, monte etmek
English - English
install
to set in a seat; to give a place to; establish (one) in a place
Favorites