English - Turkish
Definition of to occur at the same time in English Turkish dictionary
- coincide
- {f} with ile rastlaşmak, aynı zamana rastlamak, çatışmak
- coincide
- {f} mat. çakışmak
- coincide
- örtüşmek
- coincide
- bir olmak
- coincide
- anlaşmak
- coincide
- uyuşmak
- coincide
- çakış
Festivalin tarihi sınavınki ile çakışmaktadır.
-The date of the festival coincides with that of the exam.
- coincide
- aynı zamana rastlamak
- coincide
- (düşünce/vb.) uymak
- coincide
- {f} tutarlı olmak
- coincide
- (fiil) rastlamak, denk gelmek; uymak, tutarlı olmak; çatışmak
- coincide
- {f} rastlamak
- coincide
- çakışmak
Festivalin tarihi sınavınki ile çakışmaktadır.
-The date of the festival coincides with that of the exam.
- coincide
- {f} çatışmak
- coincide
- {f} uymak
Related Terms
English - English
Definition of to occur at the same time in English English dictionary
- coincide
to occur at the same time
Hyphenation
to oc·cur at the same timeTurkish pronunciation
tı ıkır ät dhi seym taymPronunciation
/tə əˈkər ˈat ᴛʜē ˈsām ˈtīm/ /tə əˈkɜr ˈæt ðiː ˈseɪm ˈtaɪm/
Resimler
History
Favorites