to make objection or opposition in controversy

English - Turkish

Definition of to make objection or opposition in controversy in English Turkish dictionary

Related Terms

oppose

karşı koymak

Düşmana karşı koymak onların kahramanlığıydı. - It was heroic of them to oppose the enemy.

oppose

{f} engel olmak

oppose

{f} karşılaştırmak

oppose

{f} karşı olmak

oppose

karşı durmak

oppose

dikelmek

oppose

-e karşı olmak

oppose

karşı çık

Ben bu fikre karşı çıkmalıyım. - I have to oppose this idea.

Irksal ayrımcılığa karşı çıktı. - He's opposed to racial discrimination.

oppose

karşı çıkmak

oppose

{f} başkaldırmak

oppose

(fiil) karşısına koymak, engel olmak, karşı gelmek, muhalefet etmek, karşı çıkmak, kafa tutmak, karşı olmak, itiraz etmek, başkaldırmak

oppose

{f} -e karşı olmak; karşı çıkmak, karşı koymak, direnmek

oppose

{f} karşısına koymak

oppose

mani olmak

oppose

{f} muhalefet etmek

oppose

{f} itiraz etmek

oppose

engel ol/karşı çık

oppose

{f} karşı gelmek

English - English

Definition of to make objection or opposition in controversy in English English dictionary

oppose

Hyphenation

to make ob·jec·tion or op·po·si·tion in con·tro·ver·sy

Turkish pronunciation

tı meyk ıbcekşın ır äpızîşın în käntrıvırsi

Pronunciation

/tə ˈmāk əbˈʤeksʜən ər ˌäpəˈzəsʜən ən ˈkäntrəˌvərsē/ /tə ˈmeɪk əbˈʤɛkʃən ɜr ˌɑːpəˈzɪʃən ɪn ˈkɑːntrəˌvɜrsiː/