Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
|
Onların onun etrafını çevirdiğini gördüm.
- I saw them surrounding him.
Evin etrafını çevirttik.
- We've got the house surrounded.
Polis tarafından kuşatıldık.
- We're surrounded by police.
O kalabalık tarafından kuşatılmıştı.
- He was surrounded by the crowd.
Yaşlı bir adam etrafı torunlarıyla çevrili olarak oturdu.
- An old man sat surrounded by his grandchildren.
Brown etrafının çevrildiğini gördü.
- Brown saw that he was surrounded.
Çevreleyen tepeler kasabayı korudu.
- The surrounding hills protected the town.
Müzik hayatımızı hava gibi çevreler.
- Music surrounds our lives like air.