Turkish - English
Definition of çevrelemek in Turkish English dictionary
- encircle
- enclose
- surround
- twine about
- inclose
- ring
- begird
- cincture
- circle
- to surround, encircle, enclose; to circumscribe
- to surround, to encircle, to enclose; to circumscribe
- wreathe
- swathe
- twine around
- girdle
- orb
- ring in
- environ
- encompass
- take in
- (Tıp) frame
- compass
- circumscribe
- gird
- çevreleme
- envelopment
- çevreleme
- enclosure
- toprak setle çevrelemek
- embank
- çevreleme
- surround
- çevreleme
- circumscription
- çevreleme
- (Nükleer Bilimler) blocking
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of çevrelemek in Turkish Turkish dictionary
- İçine almak, kuşatmak, sarmak, ihata etmek
- İçine almak, kuşatmak, sarmak, ihata etmek: "Açık başımı çevreleyen beyaz saçlarım."- R. N. Güntekin
- Bir konunun sınırlarını çizmek, tahdit etmek
- çevreleme
- Çevrelemek işi, kuşatma, ihata
Related Terms
çevrelemek
Hyphenation
çev·re·le·mekPronunciation
Resimler
History
Favorites