English - Turkish
Definition of to be born at the same birth in English Turkish dictionary
- twin
- {s} ikiz
O bir hafta önce ikiz doğurdu.
-She gave birth to twins a week ago.
İkizler birbirinden ayırt edilemez.
-The twins are indistinguishable from each other.
- to be born
- dünyaya gelmek
- to be born
- gözlerini açmak
- twin
- birbirine tamamen benzeyen
- twin
- eş
Eşim ve ben ikizler için isimler üzerinde karar veremiyoruz.
-My wife and I can't decide on names for the twins.
- twin
- (Turizm) iki yataklı otel odası
- twin
- çifte
- twin
- ikili
- to be at
- vasıl olmak
- twin
- {s} çift: twin beds çift yatak
- twin
- {s} çift
Çift yataklı bir oda istiyorum lütfen.
-I'd like a twin room, please.
- twin
- (isim) ikizlerden biri
- twin
- {s} ikiz: twin brother/sister ikiz kardeş
- twin
- {i} ikiz: She gave birth to twins. İkiz doğurdu
- twin
- {i} ikizlerden biri
İkizlerden biri hayatta, ancak diğer ölü.
-One of the twins is alive, but the other is dead.
Related Terms
English - English
Definition of to be born at the same birth in English English dictionary
- twin
- Born at the same birth
- twinborn
Related Terms
to be born at the same birth
Hyphenation
to be Born at the same birthTurkish pronunciation
tı bi bôrn ät dhi seym bırthPronunciation
/tə bē ˈbôrn ˈat ᴛʜē ˈsām ˈbərᴛʜ/ /tə biː ˈbɔːrn ˈæt ðiː ˈseɪm ˈbɜrθ/
Resimler
History
Favorites