English - Turkish
Definition of to affirm; to support or defend by argument in English Turkish dictionary
- maintain
- bakım yapmak
O kravata bakım yapmak önemlidir.
-Maintaining that tie is important.
- maintain
- sürdürmek
Bir arkadaşlığı sürdürmek için, karşılıklı sevgi olmalı.
-To maintain a friendship, there must be mutual affection.
Kadınlar kişisel ilişkileri sürdürmek için konuşmayı kullanırlar.
-Women use talking to maintain personal relationships.
- maintain
- devam ettirmek
- maintain
- bakmak
- maintain
- belirli bir düzeyi korumak
- maintain
- {f} korumak: maintain one's reputation şöhretini korumak, adını bozmamak
- maintain
- kalıcı hale getirmek
- maintain
- nafaka vermek
- maintain
- kalıcılaştırmak
- maintain
- savlamak
- maintain
- devamlılığı sağlamak
- maintain
- bakımını yapmak
- maintain
- iyi halde tutmak
- maintain
- korumak
Kendi vücut ısılarını korumak için birbirlerine yapıştılar.
-They were stuck together to maintain their own body heat
Uygun duruş iyi sağlığı korumak için gereklidir.
-Proper posture is necessary to maintain good health.
- maintain
- savunmak
- maintain
- BAKMAK, MUHAFAZA ETMEK, DEVAM ETTİRMEK, İDAME ETTİRMEK: Malzemeyi bozulmaktan, çürümekten ve aşınmaktan korumak amacıyla, sistemli şekilde koruma ve bakım tedbirleri almak
- maintain
- {f} geçindirmek
- maintain
- {f} sağlamak
Related Terms
English - English
Definition of to affirm; to support or defend by argument in English English dictionary
- maintain
to affirm; to support or defend by argument
Hyphenation
to affirm; to sup·port or de·fend by ar·gu·mentPronunciation
Resimler
History
Favorites