English - Turkish
Definition of to-illuminate in English Turkish dictionary
- light
- ateş
Sigaram için bana bir ateş ver.
-Give me a light for my cigarette.
Doğru kelime ve doğruya yakın kelime arasındaki fark şimşek ve ateş böceği arasındaki farktır.
-The difference between the right word and almost the right word is the difference between lightning and the lightning bug.
- light
- fayrap etmek
- light
- açık renk
- light
- (Dilbilim) hafif vurgulu
- light
- çırağ
- illumine
- aydınlatmak
- light
- anlaşılma
- light
- ışık
Lütfen gittiğinizde ışıkları kapatınız.
-Please turn out the lights when you leave.
Güneş bizi ışık ve ısı verir.
-The sun gives us light and heat.
- illumine
- tenvir etmek
- illumine
- {f} ışıklandırmak
- illumine
- zihnini açmak
- illumine
- {f} zihin açmak
- illumine
- aydınlat
- light
- {s} iyi mayalanmış
- light
- kolayca
- light
- ışık,v.yak: n.ışık
- light
- yola düzülmek
- light
- fazla yük olmadan
- to illuminate
- ışıtmak