English - Turkish
Definition of the most common form of official communication between the houses in English Turkish dictionary
- message
- ileti
Ondan bir iletim var.
-I have a message from him.
Onlardan bir ileti aldım.
-I got a message from them.
- message
- mesaj
Geri döndüğünde mesajı ona ver.
-Give him the message when he comes back.
Bip sesini işittikten sonra mesajınızı bırakın.
-Leave your message after hearing the beep.
- message
- haber
Bugün geçmişten bir haber aldım.
-I received a message from the past today.
Hoop, mesajı yanlış haber grubuna gönderdim.
-Oops, I posted the message to the wrong newsgroup.
- message
- bildiri
- message
- {i} resmi bildiri
- message
- (Askeri) (TELECOMMUNICATIONS) MESAJ (TELEKOMÜNİKASYON): Bir telekomünikasyon sistemi ile, istenilen göndermenin belirli bir şekilde hazırlandığı açık veya kriptolaşmış dille ifade edilen kayıt edilmiş bilgi
- message
- (Askeri) MESAJ (ABD SAVUNMA BAKANLIĞI, SAVUNMA KURULU): Herhangi bir haberleşme vasıtasıyla iletilmesi mümkün olacak bir şekilde hazırlanan ve açık veya gizli bir dille özet olarak ifade edilen herhangi bir fikir veya düşünce
- message
- peygamberin halka bildirdiği haber
Related Terms
English - English
Definition of the most common form of official communication between the houses in English English dictionary
- message
the most common form of official communication between the houses
Hyphenation
the most com·mon form of Of·fi·cial com·mu·ni·ca·tion be·tween the hous·esTurkish pronunciation
dhi mōs kämın fôrm ıv ıfîşıl kımyunıkeyşın bitwin dhi hausızPronunciation
/ᴛʜē ˈmōs ˈkämən ˈfôrm əv əˈfəsʜəl kəˌmyo͞onəˈkāsʜən bēˈtwēn ᴛʜē ˈhousəz/ /ðiː ˈmoʊs ˈkɑːmən ˈfɔːrm əv əˈfɪʃəl kəˌmjuːnəˈkeɪʃən biːˈtwiːn ðiː ˈhaʊsəz/
Resimler
Favorites