Paranın gözden kaybolmasını soruşturacağız.
 - We are going to look into the disappearance of the money.
Tom'un Mary'nin ortadan kaybolmasıyla ilgisi yoktu.
 - Tom didn't have anything to do with Mary's disappearance.
Küreselleşme, yerel fahişelerin kaybolması anlamına mı geliyor?
 - Does globalisation mean the disappearance of local sluts?
Sami, Leyla Bekir'in ortadan kaybolmasıyla bağlantılıydı.
 - Sami was connected to the disappearance of Layla Bakir.
Fadıl'ın Leyla'nın ortadan kaybolmasıyla ilişkili olduğuyla ilgili hiç kanıt yoktu.
 - There was no proof that Fadil was connected to Layla's disappearance.
Polis onun kayboluşunu inceliyor.
 - The police are looking into his disappearance.
Bermuda Üçgenindeki kayboluşlar esrarengizdir.
 - The disappearances in the Bermuda Triangle are inexplicable.