the act of allotting; assignment

listen to the pronunciation of the act of allotting; assignment
English - Turkish

Definition of the act of allotting; assignment in English Turkish dictionary

allotment
{i} hisse

Senin hissen 20 dolar. - Your allotment is $20.

Kız kardeşim onun küçük hissesine çok zaman harcıyor. - My sister spends a lot of time on her little allotment.

allotment
bölme
allotment
taksim etme
allotment
arsa payı
allotment
ödenek
allotment
tahsisat
allotment
İngilterede kişilerin ticari amaçlı olmayacak şekilde, küçük oranda meyve, sebze üretmek üzere kiraladıkları bahçe
allotment
paylaştırma
the act of
eyleminin
allotment
{i} ayırma, tahsis
allotment
(Askeri) ÖDENEK PAYI: Bir ita amirliğinin kendisine tahsis edilen veya tali ödenek tertibi olarak verilen meblağı bir sözleşmeye girebilmesi için, genellikle kendisine bağlı bir ast makama vermesi
allotment
{i} bölüştürme
allotment
(Mimarlık) parselleme ifraz
allotment
{i} pay
allotment
{i} tahsis
allotment
{i} ayrılmış/tahsis edilmiş şey, pay
allotment
{i} kiraya verilen küçük arazi
allotment
(isim) paylaştırma, pay etme, bölüştürme; tahsis, pay, hisse, kiraya verilen küçük arazi
allotment
giderlere ayrılan para,paylaştırma
English - English
allotment
the act of allotting; assignment
Favorites