The noted diplomat readily participated in the committee.
- Tanınmış diplomat komiteye kolayca katıldı.
She's well known as a singer.
- O bir şarkıcı olarak iyi tanınmıştır.
A very well known wine is produced in that region.
- O bölgede, çok iyi tanınmış bir şarap üretilir.
She is highly reputed not only as a scholar but also as a poet.
- O sadece bir bilim adamı olarak değil aynı zamanda bir şair olarak da çok iyi tanınmış.
That's a famous mountain.
- O tanınmış bir dağdır.
Michael Jackson was the most famous singer in the United States.
- Michael Jackson, Abd'nin en tanınmış şarkıcısıydı.
He is a recognized authority on the subject.
- O, konu üzerine tanınmış bir otoritedir.
Years ago this principle was widely recognized.
- Yıllar önce bu ilke yaygın olarak tanınmıştır.
Sami was a prominent Cairo plastic surgeon.
- Sami, tanınmış bir Kahireli plastik cerrahtı.
The prominent psychologist resembles my uncle in appearance.
- Tanınmış psikolog görünüşte amcama benziyor.
It's one of the best known books in Brazilian literature.
- Brezilya edebiyatındaki en tanınmış kitaplardan biri.
He is well known in our country.
- O, ülkemizde iyi tanınmıştır.
The police thought the victim was Tom, but they were unable to identify the body.
- Polisler kurbanın Tom olduğunu düşündü fakat cesedi tanıyamadılar.
Can you identify the man using this picture?
- Bu fotoğrafı kullanan adamı tanımlayabilir misin?
I can recognise my own kind.
- Ben kendi türümü tanıyabilirim.
Can you recognise the person in this picture?
- Bu resimdeki kişiyi tanıyabilir misin?
I recognized her by the hat she was wearing.
- Onu giydiği şapkadan tanıdım.
She was burned so extensively that her children no longer recognized her.
- O kadar yoğun yandı ki çocukları onu artık tanımadı.
The sphygmomanometer is an important diagnostic instrument.
- Tansiyon ölçme aleti önemli bir tanı aracıdır.
The notorious expression of the year 2011 is Kebab murders.
- 2011 yılının kötü tanınmış deyimi Kebap cinayetleridir.