taşra, taşra

listen to the pronunciation of taşra, taşra
Turkish - English
provincialism, provinciality
taşra
boondocks
taşra
country

I'm a country boy now. - Şimdi, bir taşra çocuğuyum.

A woman was driving a car on a country road. - Bir kadın bir taşra yolunda araba sürüyordu.

taşra
provincial

Americans can be really provincial. - Amerikalılar gerçekten taşralı olabilirler.

Americans could be really provincial. - Amerikalılar gerçekten taşralı olabilir.

bilhassa taşra halkı
(Hukuk) grassroots
taşra
the provinces
taşra
back country
taşra
the provinces, the parts of a country outside its big cities
taşra
outback

Layla spent a long night alone in the outback. - Leyla taşrada yalnız başına uzun bir gece geçirdi.

Layla was found almost dead in the outback. - Leyla taşrada hemen hemen ölmüş bulundu.

taşra
upstate
taşra
the provinces, the country
taşra
bush league
taşra
jerkwater town
taşra
freshwater
taşra
jerkwater
taşra
backwoods
taşra
upcountry
taşra gelenekleri
main street
taşra geleneği
provincialism
taşra halkı
country folk
taşra kasabası
hick town
taşra turnesine çıkmak
barnstorm
taşra şivesi
Doric
Turkish - Turkish

Definition of taşra, taşra in Turkish Turkish dictionary

TAŞRA
(Osmanlı Dönemi) Merkez-i hükümet hâricinde olan yerler
TAŞRA
(Osmanlı Dönemi) Hariç ve dış taraf
TAŞRA
(Osmanlı Dönemi) İstanbul harici olan memleket
taşra
Bir ülkenin başşehri veya en önemli şehirleri dışındaki yerlerin hepsi, dışarlık
taşra
Bir ülkenin başşehri veya en önemli şehirleri dışındaki yerlerin hepsi, dışarlık: "Taşrada öğretmenlik ede ede saçı başı ağarmış, tatlı sözlü bir adamdı."- Halikarnas Balıkçısı
taşra ağzı
Bir ülkede, yazı dilinin dayandığı belirli bir şehir konuşması dışındaki bölge ağzı
taşra, taşra
Favorites