taşra, taşra

listen to the pronunciation of taşra, taşra
Türkisch - Englisch
provincialism, provinciality
taşra
boondocks
taşra
country

A woman was driving a car on a country road. - Bir kadın bir taşra yolunda araba sürüyordu.

Cities and provinces along the Yangtze River in central China are grappling with the country's worst drought in more than 50 years. - Merkezi Çin'de Yangtze nehri boyunca şehirler ve taşra 50 yıldan daha fazla bir süredir ülkenin en kötü kuraklığı ile boğuşuyor.

taşra
provincial

Americans could be really provincial. - Amerikalılar gerçekten taşralı olabilir.

Americans can be really provincial. - Amerikalılar gerçekten taşralı olabilirler.

bilhassa taşra halkı
(Hukuk) grassroots
taşra
the provinces
taşra
back country
taşra
the provinces, the parts of a country outside its big cities
taşra
outback

Layla's ordeal in the outback was just beginning. - Leyla'nın taşradaki sıkıntısı yeni başlıyordu.

Layla continued to wander in the outback. - Leyla taşrada dolaşmaya devam etti.

taşra
upstate
taşra
the provinces, the country
taşra
bush league
taşra
jerkwater town
taşra
freshwater
taşra
jerkwater
taşra
backwoods
taşra
upcountry
taşra gelenekleri
main street
taşra geleneği
provincialism
taşra halkı
country folk
taşra kasabası
hick town
taşra turnesine çıkmak
barnstorm
taşra şivesi
Doric
Türkisch - Türkisch

Definition von taşra, taşra im Türkisch Türkisch wörterbuch

TAŞRA
(Osmanlı Dönemi) Merkez-i hükümet hâricinde olan yerler
TAŞRA
(Osmanlı Dönemi) Hariç ve dış taraf
TAŞRA
(Osmanlı Dönemi) İstanbul harici olan memleket
taşra
Bir ülkenin başşehri veya en önemli şehirleri dışındaki yerlerin hepsi, dışarlık
taşra
Bir ülkenin başşehri veya en önemli şehirleri dışındaki yerlerin hepsi, dışarlık: "Taşrada öğretmenlik ede ede saçı başı ağarmış, tatlı sözlü bir adamdı."- Halikarnas Balıkçısı
taşra ağzı
Bir ülkede, yazı dilinin dayandığı belirli bir şehir konuşması dışındaki bölge ağzı
taşra, taşra
Favoriten