tırmalamak

listen to the pronunciation of tırmalamak
Turkish - English
scratch
to irritate
to grate on, irritate, disturb, trouble
scrabble
claw
to scratch, claw
jar on
irritate
lacerate
maul
clapperclaw
tırmala
{f} clawed

This is the first time I've ever clawed my owner, said the cat. - Kedi Şimdiye kadar sahibimi ilk kez tırmaladım. dedi.

kulak tırmalamak
jar
kulak tırmalamak
grate on the ear
kulak tırmalamak
rasp
kulak tırmalamak
to jar
tırmala
{f} claw

Thank you for clawing me, Taninna told her cat. - Taninna kedisine Beni tırmaladığın için teşekkür ederim dedi.

This is the first time I've ever clawed my owner, said the cat. - Kedi Şimdiye kadar sahibimi ilk kez tırmaladım. dedi.

Turkish - Turkish
Tedirgin etmek
Tırnaklarıyla çizmek veya hırpalamak, tırnaklamak
Tırnaklarıyla çizmek veya hırpalamak, tırnaklamak: "Böyle çöktüğüm yerde, tahtaları tırmalayarak ne kadar ağladım."- Y. Z. Ortaç
Tedirgin etmek: "Sualler gece geç vakte kadar ... kafasını tırmaladı durdular."- T. Buğra
tırnaklamak
cırnaklamak
tırmıklamak
cırmalamak
(Osmanlı Dönemi) TAHMİŞ
Tırmalama
(Osmanlı Dönemi) İSTİHLAB
Tırmalama
(Osmanlı Dönemi) HİDAŞ
Tırmalama
(Osmanlı Dönemi) SECH
tırmalama
Tırmalamak işi
tırmalamak
Favorites