Turkish - English
Definition of son söz in Turkish English dictionary
- final say
Tom said you have the final say.
-Tom senin son söze sahip olduğunu söyledi.
Unfortunately, Fadil doesn't have a final say on this.
-Maalesef, Fadil'in bu konuda son sözü yok.
- last word
Tom is the type of person who always has to have the last word.
-Tom son sözü söylemeden edemeyen türden bir insan.
Tom is the kind of person who always has to have the last word.
-Tom her zaman son sözü söylemek zorunda kalan insan türüdür.
- afterword
- cue
- the latest
- say
I didn't say my last word!
-Son sözümü söylemedim!
Tom said you have the final say.
-Tom senin son söze sahip olduğunu söyledi.
- epilogue
- the last word, the final decision
- settler
- epilog
- final decision
The final decision rests with the students themselves.
-Son söz öğrencilere kalmış.
- close
- final remark
- envoi
- sonsöz
- close
- sonsöz
- epilog
- sonsöz
- epilogue
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of son söz in Turkish Turkish dictionary
- Sonsöz
- (Hukuk) AHIR LAFIZ
- sonsöz
- (Osmanlı Dönemi) hâtime