English - Turkish
Definition of someone who creates plans to be used in making something (such as buildings) in English Turkish dictionary
- architect
- mimar
Tom mimariyi asıl branş olarak seçiyor.
-Tom is majoring in architecture.
O şirketin yeni bilgisayar mimarisi ile ilgili bir sorun vardı. Onlar şimdi bir iptal çılgınlığını gözden geçirecekler.
-There was a problem with the architecture of that company's new computer. They're going through a recall frenzy right now.
- designer
- tasarımcı
O bir tasarımcı olmak istiyor.
-She wants to be a designer.
Mary bir moda tasarımcısı.
-Mary is a fashion designer.
- architect
- {i} yaratıcı
- designer
- dizayna
- designer
- dizaynır
- designer
- dekoratör
- designer
- yaratıcı
- designer
- tasarçizimci
- architect
- tasarlamak
- architect
- planlamak
- architect
- yapmak
- designer
- {i} dalavereci kişi
- designer
- {i} modacı
- designer
- {i} stilist
- designer
- {i} desinatör
- designer
- {i} düzenbaz kişi
- designer
- {i} modelist, stilist
Related Terms
someone who creates plans to be used in making something (such as buildings)
Hyphenation
some·one who creates plans to be used in mak·ing some·thing (such as buildings)Resimler
Favorites