so as to make flat

listen to the pronunciation of so as to make flat
English - Turkish

Definition of so as to make flat in English Turkish dictionary

evenly
eşit/düzenli bir şekilde
evenly
eşit olarak

Hesabı eşit olarak bölüşürler. - They split the bill evenly.

Biz parayı üçümüz arasında eşit olarak paylaştık. - We shared the money evenly among the three of us.

so as to
-mek için: He did this so as to prevent theft. Bunu, hırsızlığı önlemek için yaptı
evenly
tarafsızca
evenly
eşit miktarda
evenly
aynı oranda
so as to
-mek amacıyla
so as to
-ecek bir şekilde
evenly
düz bir durumda
so as to
-mek için
so as to
için

Sabahleyin bir koşuşturmadan kaçınmak için bugün biraz geç saatlere kadar çalışacağım. - Today I'm working a little late so as to avoid a rush in the morning.

İşitebilmek için önde oturdu. - He sat in the front so as to be able to hear.

so as to
-cek biçimde
So as to
-mak için
evenly
Sâkince, sâkin bir şekilde

He looked at her evenly.

so as to
1. -mek için: He did that so as to annoy me. Beni kızdırmak için yaptı. 2. -ecek bir şekilde: He coughed so as to attract Selmin´s attention. Selmin´in dikkatini çekecek bir şekilde öksürdü
evenly
düz bir şekilde
evenly
başabaş olarak
evenly
hizalı olarak
evenly
tam olarak
evenly
yatay olarak
so as to
ecek şekilde
so as to
mak için
so as to make flat

    Turkish pronunciation

    sō äz tı meyk flät

    Pronunciation

    /ˈsō ˈaz tə ˈmāk ˈflat/ /ˈsoʊ ˈæz tə ˈmeɪk ˈflæt/
Favorites