seyirde

listen to the pronunciation of seyirde
Turkish - English
(Askeri) underway
Alternative form of under way
currently in progress; "there is mischief afoot"; "plans are afoot"; "preparations for the trial are underway"
Not at anchor or tied to jetty or shore, or aground If you are drifting you are underway
Analysis in progress
When the ship is about to depart
Said of a boat moving and under control of the helmsman Technically, a boat is underway when not aground, at anchor, or made flat to the shore
Vessel in motion, i e , when not moored, at anchor, or aground
A vessel that is not at anchor, or made fast to the shore, or aground
Vessel in motion, i e , when not moored, at anchor or aground
{s} having begun a journey (especially of a sea vessel); initiated, in progress, under construction
seyir
{i} course

To win his audience, the speaker resorted to using rhetorical techniques he learned from his communication courses. - Seyircisini kazanmak için konuşmacı, iletişim kurslarından öğrendiği retorik teknikleri kullanarak başvurdu.

seyir
flight
seyir
(Askeri) navigation

Tom has no navigational skills. - Tom'un seyir becerileri yok.

seyir
(Askeri) sheer
seyir
(Askeri,Havacılık) cruise
seyir
process
seyir
pattern
seyir
run
seyir
journey
seyir
cruising
seyir
something entertaining to watch, show, spectacle
seyir
course, progress; looking at, watching; cruising
seyir
watching, looking at
seyir
movement, motion; course, progress
Turkish - Turkish

Definition of seyirde in Turkish Turkish dictionary

seyir
Seyir (veya Seyrüsefer, navigasyon) bir noktadan başka bir noktaya gitmek için en elverişli yolu tayin etme ve seferi uygulamadır. Genellikle bir denizcilik terimi olarak kullanılsa da, iki nokta arasındaki yolun önceden belirlenmiş olmadığı kara ve hava yolculuklarında da seyir yapılır. Yön bulma terimi, seyir işinin önemli bir kısmını oluşturan, yakından bağlantılı bir terimdir
Seyir
(Osmanlı Dönemi) MESİRE
seyir
Bakıp eğlenecek şey, eğlendirici durum: "Bundan âlâ seyri nerde bulacak garipler?"- T. Buğra
seyir
Kara taşıtlarının belli bir güzergâhta ilerlemesi
seyir
Gidiş, yürüyüş, ilerleyiş
seyir
Bakıp eğlenecek şey, eğlendirici durum
seyir
Eğlenmek için bakma, hoşlanarak bakma
seyir
Bir yerden başka bir yere gitmek için yola çıkma
seyir
Özellikle gemilerin belli bir rotayı takip ederek yolculuk etmesi
seyir
Eğlenmek için bakma, hoşlanarak bakma, temaşa: "Tevfik, orta oyununa çıkınca seyrine en sık gidenlerden birisi Selim Paşanın karısı oldu."- H. E. Adıvar
seyirde
Favorites