sai̇r

listen to the pronunciation of sai̇r
Turkish - Turkish
(Osmanlı Dönemi) Yolcu. Seyyar
(Hukuk) Diğer; öteki, öbür
(Osmanlı Dönemi) Maadâ. Geçen, dolaşan
(Osmanlı Dönemi) Başkası, diğeri
(Osmanlı Dönemi) Seyreden, harekette olan
(Osmanlı Dönemi) Bir şeyden geri kalan
sair
Başka, öteki, diğer
sâir
(Osmanlı Dönemi) diğer, başka
sai̇r
Favorites