regardless; anyhow

listen to the pronunciation of regardless; anyhow
English - Turkish

Definition of regardless; anyhow in English Turkish dictionary

anyway
neyse

Her neyse, ben sizin meşgul olmak zorunda olduğunuzu biliyorum, bu yüzden gideyim. - Anyway, I know you must be busy, so let me go.

Her neyse, asla bilmeyeceksin. - Anyway, you'll never know.

anyway
her neyse

Her neyse, ben sizin meşgul olmak zorunda olduğunuzu biliyorum, bu yüzden gideyim. - Anyway, I know you must be busy, so let me go.

Her neyse, asla bilmeyeceksin. - Anyway, you'll never know.

anyway
nasıl olsa

Nasıl olsa onu yapardım. - I would've done that anyway.

Nasıl olsa çok aç değildim. - I wasn't very hungry anyway.

anyway
herhangi bir şekilde

Onu herhangi bir şekilde yapmayı planlıyorsan, ne kadar erken olursa, o kadar iyi. - If you're planning on doing it anyway, the sooner, the better.

Tom'u herhangi bir şekilde asla dinlemem. - I never listen to Tom anyway.

anyway
her halükârda

Her halükârda kalkmak zorundayım. - I have to get up anyways.

Her halükarda, onu kesinlikle yeniden görmek zorundayım. - Anyway, I've definitely got to see her again.

anyway
zaten

O, zaten dışarı çıkmak istedi. - She wanted to go out anyway.

Zaten böyle bir şey asla yapmadım. - I never did like it anyway.

anyway
her durumda

Neden her durumda burada olmak zorundayım? - Why do I have to be here anyway?

anyway
ne olursa olsun

Ne olursa olsun gitmek istemedim. - I didn't want to go anyway.

anyway
yine de

Hayırlısı diyelim yine de. - Let's hope for the best anyway.

Tom iyi hissetmiyordu ama yine de işe gitti. - Tom didn't feel well, but he went to work anyway.

anyway
yine de/neyse
anyway
dalgacı bir şekilde
anyway
dikkatsizce
anyway
hangi şartlar altında olursa olsun
anyway
ne ise
English - English
anyway

He didn't enjoy washing his car, but it was so dirty that he did it anyway.