receiving pay; compensated; hired; as, a paid attorney

listen to the pronunciation of receiving pay; compensated; hired; as, a paid attorney
English - Turkish

Definition of receiving pay; compensated; hired; as, a paid attorney in English Turkish dictionary

paid
{s} paralı
paid
{s} maaşlı
paid
(Bilgisayar) ödendi

Ona 10,000 dolar ödendi. - He was paid 10,000 dollars.

Onu söylemek için sana ne kadar ödendi? - How much were you paid to say that?

paid
ödenmek

Aslında bunu yapmak için bana para ödenmektedir. - I'm actually paid to do this.

paid
{f} öde

Ona beş dolar ödedim. - I paid her five dollars.

Ona dört dolar ödedim. - I paid him four dollars.

paid
verginli
paid
ödenen

Okullar ve yollar vergilerle ödenen hizmetlerdir. - Schools and roads are services paid for by taxes.

Ben gerekli vize ücretleri ödenene kadar seyahata gidemeyeceğim. - I won't be able to go travelling until the requisite visa fees are paid.

paid
f., bak. pay
paid
pay öde
paid
ücretli,v.öde: adj.ödenmiş
paid
{s} ücretli

Fransa'da işçiler her yıl dört haftalık ücretli izin alırlar. - Workers in France receive four weeks of paid vacation each year.

Tom'un hastalık maaşı, ücretli tatili ve ücretli mesaisi yok. - Tom has no sick pay, no paid vacation and no paid overtime.

paid
{s} ödenmiş

Ben sadece ne yapmak için ödenmişsem onu yaparım. - I only do what I'm paid to do.

English - English
paid
receiving pay; compensated; hired; as, a paid attorney
Favorites