Nicelik değil, nitelik.
 - Quality, not quantity.
Nitelik, nicelikten baskın çıkar.
 - Quality trumps quantity.
Daha kaliteli olanlarına sahip misin?
 - Do you have better quality ones?
Kaliteyi miktara tercih ederim.
 - I prefer quality to quantity.
Tom kaliteli iş yapar.
 - Tom does quality work.
Daha kaliteli olanlarına sahip misin?
 - Do you have better quality ones?
Benim stereo setimin ses kalitesi seninkinden daha kötü.
 - My stereo set is inferior to yours in sound quality.
Ses kalitesi önemlidir.
 - Sound quality matters.
Hem miktar hem de kalite birçok durumlarda önemlidirler.
 - Both quantity and quality are important in most cases.
Eğer kalite istiyorsanız, bunun için ödeme yapın.
 - If you want quality, pay for it.
Cankurtaran yüksek kaliteli malzemelerden yapılmış olmalıdır.
 - The life preserver must be made of high quality materials.
A very quality ball club; that was the Braves.
Membership of this golf club is limited to those of quality and wealth.