Dan bir kitap yayınlamak istedi.
- Dan wanted to publish a book.
Kitabımı yayınlamak zorundayım.
- I have to publish my book.
Dan bilimsel makalelerini yayımlamak için baskı altındaydı.
- Dan was under pressure to publish his scientific articles.
Editör ve yayıncı benim kuzenimdir.
- The editor and publisher is my cousin.
Hem editör hem de yayımcı benim kuzenlerim.
- The editor and the publisher are both my cousins.
Profesör White, geçen yıl ilk kitabını yayınlandı.
- Professor White published his first book last year.
Birkaç gazete haberi yayınladı.
- Several newspapers published the story.
Kitabın ne zaman yayımlanacak?
- When will your book be published?
Bu kitap, ölümünden sonra yayımlandı.
- The book was published posthumously.
Lütfen yayımcıdan kitabın bir kopyasını sipariş eder misin?
- Will you please order a copy of the book from the publisher?
Bu yayımcı kesinlikle her şeyi yayınlayacak.
- This publisher will publish absolutely anything.
... publishers of information, the discoverers of new facts want ...
... If the publishers are happy to give them to us, Googlebot ...