paha

listen to the pronunciation of paha
Turkish - English
cost

People usually become famous at the cost of their privacy. - İnsanlar genellikle kendi mahremiyetleri pahasına ünlü olurlar..

I must help her at any cost. - Ben, ne pahasına olursa olsun ona yardım etmeliyim.

price, value, cost eder, değer, fiyat
costliness
price

I wouldn't sell that at any price. - Ne pahasına olursa olsun onu satmazdım.

I will carry out this plan at any price. - Ne pahasına olursa olsun bu planı uygulayacağım.

rate

The hotel was expensive, but the daily rate included breakfast. - Otel pahalıydı ama günlük fiyata kahvaltı dahildi.

charge

Tom can't use his cell phone here because he has very expensive roaming charges. - Tom çok pahalı dolaşım ücretleri olduğu için burada cep telefonunu kullanamıyor.

paha biçmek
value
paha biçilmez
priceless

True friendship is priceless. - Gerçek arkadaşlık paha biçilmezdir.

This is a priceless masterpiece. - Bu paha biçilmez bir başyapıt.

paha biçilmez
invaluable

His help has been invaluable. - Onun yardımı paha biçilmezdi.

Gold has a price, but knowledge is invaluable. - Altının bir bedeli var ama bilgi paha biçilmez.

paha biçilmez
inestimable
paha biçme
evaluation
paha biçilmemiş
unvalued
paha biçilmez
priceless, invaluable
paha biçme
estimation
paha biçme
appreciation
paha biçmek
estimate the price
paha biçmek
1. to put a price on, price. 2. to estimate the value of
paha biçmek
evaluate
paha biçmek
price
paha biçmek
to estimate a price, to appraise
paha biçilemez
(Ticaret) priceless

The look on his face was priceless. - Onun yüzündeki görünüş paha biçilemezdi.

paha biçilmez
invaluableness
paha biçilmez
without price
sıçan deliğine paha biçilmez olmak
to be unable to find a hiding place
Turkish - Turkish
Değer, fiyat
Eder
baha