obvi

listen to the pronunciation of obvi
English - Turkish

Definition of obvi in English Turkish dictionary

obviously
açıkça

Açıkçası, o suçlanacak. - Obviously, he is to blame.

Bu içecek açıkça çayla aynı tada sahip. - This drink's flavor is obviously that of tea.

obviously
apaçık

Elemanımızın az olduğu apaçık. - We're obviously short-handed.

Sosyal hizmetleri aramak zorunda kaldık. Bu apaçık bir çocuk ihmali olayıydı. - We had to call in social services. This was obviously a case of child neglect.

obviously
açikça
obviously
açıkçası

Açıkçası, o suçlanacak. - Obviously, he is to blame.

Açıkçası, bu bir kişinin işi olamaz. Tatoeba'nın işbirlikçi olmasının nedeni budur. - Obviously, this cannot be the work of one person. This is why Tatoeba is collaborative.

obviously
belli ki

Belli ki Tom Mary'den hoşlanmıyor. - Tom obviously doesn't like Mary.

Belli ki, Tom'un aklında çok şey vardı fakat problemlerimizde bize yardım etmesi için biraz zaman harcamasını rica etmekten başka seçeneğim yoktu. - Obviously, Tom had a lot on his mind, but I had no choice but to ask him to spend some time helping us with our problems.

obviously
besbelli

Tom besbelli ki benimle özel olarak konuşmak istedi. - Tom obviously wanted to talk to me privately.

Tom besbelli onun elleriyle çok iyi. - Tom is obviously very good with his hands.

obviously
açık olarak

Hatalar açık olarak yapıldı. - Mistakes have obviously been made.

obviously
z. besbelli, apaçık: This one's obviously the best. En iyisinin bu olduğu apaçık
English - English
obviously

Are you going to the party? Obvi.

obvi
Favorites