English - Turkish
Definition of nuptial ceremony; nuptial festivities; marriage; nuptials in English Turkish dictionary
- wedding
- nikâh
Tom nikah yüzüğünü çıkardı.
-Tom took off his wedding ring.
Tom ve Mary'nin nikahına gitmek istemedim.
-I didn't want to go to Tom and Mary's wedding.
- wedding
- {i} düğün
Eyfel Kulesi'nin önünde bir düğün resmi istediler.
-They wanted a wedding picture in front of the Eiffel Tower.
Düğün gününde öğretmenimizin evine vardık.
-On the day of the wedding, we arrived at our teacher's house.
- wedding
- kamalama
- wedding
- evlenerek
- wedding
- {f} evlen
Evlenme planlarınız nasıl geliyor?
-How are your wedding plans coming?
Köpek balığı çorbası genellikle Çin'de evlenme törenlerinde ve ziyafetlerde servis edilir.
-Shark fin soup is commonly served at Chinese weddings and banquets.
- wedding
- evlenme merasimi
- wedding
- wedding ring nikah yüzüğü
- wedding
- silver wedding evliliğin yirmi beşinci yıldonumü
- wedding
- golden wedding evliliğin ellinci yıldönümü
- wedding
- wedding cake düğün pastası
Related Terms
English - English
Definition of nuptial ceremony; nuptial festivities; marriage; nuptials in English English dictionary
- wedding
nuptial ceremony; nuptial festivities; marriage; nuptials
Hyphenation
nup·tial ceremony; nup·tial festivities; marriage; nup·tialsPronunciation
Resimler
Favorites