Mary çocuklarını ihmal ediyor.
- Mary has been neglecting her children.
Görevimi ihmal ettiğim için beni eleştirdi.
- He criticized me for neglecting my duty.
Tom işini ihmal etti.
- Tom neglected his work.
Fakat onun uyarısını ihmal edemem.
- I cannot, however, neglect his warning.
Tom görevini ihmal etmekle suçlandı.
- Tom was accused of neglecting his duty.
O, görevini ihmal etmekle suçlandı.
- He was blamed for neglect of duty.
Sağlığımı ihmal ettiğim için pişmanım.
- I regret having neglected my health.
Tom ailesini ihmal etti.
- Tom neglected his family.
Ev bakımsızlık belirtileri gösteriyor.
- The house shows signs of neglect.