munition

listen to the pronunciation of munition
English - Turkish
(Askeri) harp malzemesi
mühimmat
{i} savaş malzemeleri
savaş gereçleri
cephane sağla
harp levazımı
savaş gereçleriyle donatmak
cephane
(fiil) savaş malzemesi sağlamak
{i} levazım
{f} savaş malzemesi sağlamak
munition attack
saldırı
ammunition
askeri teçhizat
ammunition
(Askeri) askeri mühimmat
munitions
(Askeri) harp levazımı
munitions
(Askeri) harp malzemesi
ammunition
mühimmat

Sadece silah ve mühimmat istedi. - He only wanted guns and ammunition.

Mühimmatı korumalıyız. - We need to conserve ammunition.

munitions
ask.mühimmat
munitions
cephane
ammunition
MÜHİMMAT; CEPHANE: Tahrip maksadı dahil, taarruz ve savunmada kullanılmak üzere içine infilak maddeleri, sevk barut hakları, işaret ve aydınlatma vasıtaları ateşleme terkibi veya nükleer, biyolojik yada kimyasal maddeler doldurulmuş bir düzen. Bazı mühimmat eğitim ve merasimde veya harekat dışı maksatlar için kullanılır. Ayrıca bakınız: "Chemical ammunition; fixed ammunition; semifixed ammunition; separate loading ammunition". AMMUNİTİON AND TOXİC MATERİAL OPEN SPACE: MÜHİMMAT VE ZEHİRLİ MADDELER
ammunition
AçıK DEPOLAMA SAHASı: Patlayıcı maddelerle toksik maddelerin depolanması için özel surette hazırlanmış bir saha. Raporlarda, emniyet mesafesi faktörleri bakımından depolama sahası olarak ayrılmış çevre bölge bu saha içine alınmaz. Barikatlar ve uydurma örtüler bölgeye dahildir. Ayrıca bakınız: "storage"
cluster munition
(Askeri) Misket bombası; parça tesirli bomba
Joint Direct Attack Munition
(Askeri) Müşterek Doğrudan Taarruz Mühimmatı
ammunition
{i} cephane

Avcı silaha cephane koydu. - The hunter put ammunition in the gun.

Cephaneni boşa harcama. - Don't waste your ammunition.

ammunition
{i} saldırı fırsatı
ammunition
{i} koz
ammunition
(Askeri) MÜHİMMAT; CEPHANE: Tahrip maksadı dahil, taarruz ve savunmada kullanılmak üzere içine infilak maddeleri, sevk barut hakları, işaret ve aydınlatma vasıtaları ateşleme terkibi veya nükleer, biyolojik yada kimyasal maddeler doldurulmuş bir düzen. Bazı mühimmat eğitim ve merasimde veya harekat dışı maksatlar için kullanılır. Ayrıca bakınız: "Chemical ammunition; fixed ammunition; semifixed ammunition; separate loading ammunition". AMMUNITION AND TOXIC MATERIAL OPEN SPACE: MÜHİMMAT VE ZEHİRLİ MADDELER AÇIK DEPOLAMA SAHASI: Patlayıcı maddelerle toksik maddelerin depolanması için özel surette hazırlanmış bir saha. Raporlarda, emniyet mesafesi faktörleri bakımından depolama sahası olarak ayrılmış çevre bölge bu saha içine alınmaz. Barikatlar ve uydurma örtüler bölgeye dahildir. Ayrıca bakınız: "storage"
antitank guided missile; antitank guided munition
(Askeri) tanksavar güdümlü füze; antitank güdümlü mühimmat
army and navy munition board
(Askeri) KARA VE DENİZ KUVVETLERİ MALZEME KURULU: Bak. "Munition Board"
atomic demolition munition
(Askeri) (DOD, IADB) ATOMİK TAHRİP MÜHİMMATI (AMERİKA SAVUNMA BAKANLIĞI; AMERİKAN SAVUNMA KURULU ): Düşmanı durdurmak, engellemek ve/veya kanalize etmek üzere malzeme tipi hedeflere karşı bir tahrip mühimmatı olarak toprak üzerinde veya altında, veya su altında patlatılmak üzere tasarlanan bir nükleer cihaz
atomic demolition munition
(Askeri) (NATO) ATOMİK TAHRİP MÜHİMMATI (NATO): Bir tahrip mühimmatı olarak kullanılmak üzere hazırlanan veya uygulanan nükleer bir cihaz
combined effects munition
(Askeri) birleşik etkili askeri malzeme
gas munition
(Askeri) KİMYA HARBİ MALZEMESİ: Gaz bombası, gaz mermisi, gaz kutusu, gaz mumu, el ve tüfek gaz bombası ve gaz püskürtme aleti gibi, harp gazlarını ve bu gazları atma ve yayma vasıtalarını ihtiva eden harp malzemesi
incendiary munition
(Askeri) YANGIN ÇIKARAN HARP MALZEMESİ: Bak. "incendiary"
medium atomic demolition munition
(Askeri) ORTA OTOMATİK TAHRİP CEPHANESİ: Düşük tahrip gücü olan, timlerde taşınabilen, uzaktan kontrol veya saat aygıtıyla patlatılan bir atomik tahrip cephanesi
munitions
cephane sağla
munitions
(Askeri) HARP MALZEMESİ, HARP LEVAZIMI: İnsan gücü hariç olmak üzere, harp için lüzumlu olan her türlü malzeme ve yiyecek maddeleri. Ayrıca bakınız: "materiel"
munitions
savaş gereçleri
special, atomic demolition munition
(Askeri) ÖZEL ATOMİK TAHRİP CEPHANESİ: Zamanlayıcı bir alet tarafından patlatılan, taşınabilir alçak tesirli atomik tahrip cephanesi
tactical atomic demolition munition
(Askeri) TAKTİK ATOM TAHRİP MÜHİMMATI: Taktik muharebe meydanında çok çeşitli tahrip görevleri yapabilecek kabiliyette bir atom tahrip mühimmatı
English - English
bombs, rockets, missiles
Armament, weaponry

Just as we can say that an English girl who leaves the narrow circle of her old life, and goes into a munition factory and joins a union and takes part in its debates, will never after be a docile home-slave; so we can say that the clergyman who helps in Y. M. C. A. work in France, or in Red Cross organization in America, will be less the bigot and formalist forever after.

{n} a fortification, ammunition
supply with weapons
Fortification; stronghold
{f} provide ammunition, provide battle supplies
ammunition
{i} combat supplies, ammunition, weapon stores
Whatever materials are used in war for defense or for annoying an enemy; ammunition; also, stores and provisions; military stores of all kinds
defensive structure consisting of walls or mounds built around a stronghold to strengthen it
weapons considered collectively
cluster munition
(Askeri) Cluster Munitions or Cluster Bombs are air-dropped or ground-launched munitions that eject a number of smaller submunitions ("bomblets"). The most common types are intended to kill enemy personnel and destroy vehicles. Submunition based weapons designed to destroy runways, electric power transmission lines, deliver chemical or biological weapons, or to scatter land mines have also been produced. Some submunition based weapons can disperse non-munition payloads, such as leaflets
Precision Guided Munition
smart" bomb, bomb that uses radar laser or some other method to ensure accurate targeting, PGM
joint direct attack munition
a pinpoint bomb guidance device that can be strapped to a gravity bomb thus converting dumb bombs into smart bombs
munitions
Any type of explosive military ammunition (as in grenades or bombs)
munitions
plural of munition
munitions
Weapons i e shells
munitions
Supplies of weapons
munitions
Munitions are military equipment and supplies, especially bombs, shells, and guns. the shortage of men and munitions. a munitions factory. military supplies such as bombs and guns (munition, from , from munire , from moenia )
munitions
{i} war supplies, weapons, ammunition
munitions
The collective name given to all powder, primers, projos and small arms ammunition Muzzle: The exit point of a Projo from the cannon barrel
munitions
military supplies
munition
Favorites