leb

listen to the pronunciation of leb
Turkish - English
Turkish - Turkish
(Osmanlı Dönemi) Sahil. Kıyı
(Osmanlı Dönemi) Kenar
(Osmanlı Dönemi) f. Dudak. Şefe
Dudak
Daha söze başlanırken ne denmek istenildiğini çabucak anlamak" anlamında leb demeden lebleyi anlamak deyiminde geçer: "Doğrusu leb demeden leblebiyi anlarmışsınız, demek ister."- O. Kemal
Sac üstünde pişirilen ekmek
MA'LEB
(Osmanlı Dönemi) (C.: Meâlib) Oyun yeri
SA'LEB
(Osmanlı Dönemi) (E) (C.: Seâlib) Tilki
SA'LEB
(Osmanlı Dönemi) Süngü demirinin ağaç geçirecek yeri
TE'LEB
(Osmanlı Dönemi) Bir ağaç adı
Zİ'LEB
(Osmanlı Dönemi) (E) Deve kuşu
Zİ'LEB
(Osmanlı Dönemi) Hızlı yürüyen dişi deve