English - Turkish
Definition of language, particularly written language, not intended as poetry in English Turkish dictionary
- prose
- {s} sıkıcı
- prose
- nesir
Bu şiir nesir ile şiiri birleştirir.
-This poem combines prose with poetry.
- prose
- düzyazı
- prose
- {i} yavan söz
- prose
- sıkıcı bil dille yazmak
- prose
- sıkıcı şekilde yaz
- prose
- {i} İng. (öğrencinin egzersiz olarak yaptığı) tercüme
- prose
- (isim) düzyazı, nesir, sıkıcı yazı, yavan söz, çevirisi yapılacak metin
- prose
- {i} sıkıcı yazı
- prose
- nesir yazmak
- prose
- {s} yavan
- prose
- {s} düzyazı şeklinde yazılmış
- prose
- can sıkıcı şekilde konuşmak veya yazmak
- prose
- can sıkıcı konuşmak
- prose
- alelade
- prose
- (sıfat) düzyazı, şiirsel olmayan, sıkıcı, yavan
- prose
- sıkıcı söz veya yazı
- prose
- düzyazıya çevirmek
Related Terms
English - English
Definition of language, particularly written language, not intended as poetry in English English dictionary
- prose
language, particularly written language, not intended as poetry
Hyphenation
language, par·ti·cu·lar·ly writ·ten language, not in·tend·ed as po·e·tryPronunciation
Resimler
Favorites