kocam

listen to the pronunciation of kocam
Turkish - English
my husband
koca
husband

She hated her husband. - Kocasından nefret etti.

She hated her husband. - O, kocasından nefret etti.

koca
massive
koca
enormous

The elephant is an enormous creature. - Fil kocaman bir yaratıktır.

He has enormous fingers. - Onun kocaman parmakları vardır.

koca
huge

A huge monster is coming down the mountain. - Kocaman bir canavar dağdan aşağıya iniyor.

The lion opened its huge mouth and roared. - Aslan kocaman ağzını açtı ve kükredi.

koca
gargantuan
koca
man

This man is not my husband. - Bu adam benim kocam değil.

The priest pronounced them man and wife. - Rahip onları koca ve karı ilan etti.

koca
large

I saw a large snake today. - Bugün kocaman bir yılan gördüm.

The universe is a large school. - Kainat kocaman bir okul.

koca
great

A tiny spark may become a great flame. - Cılız bir kıvılcım kocaman bir aleve dönüşebilir.

The news that her husband had been killed in an accident was a great shock to her. - Kocasının bir kazada hayatını kaybettiği haberi ona büyük bir şok oldu.

koca
aged
koca
big

I've got a big week ahead of me. - Önümde koca bir haftam var.

What is that big building in front of us? - Önümüzdeki bu koca bina nedir?

koca
old

Mary complained about her husband again - the same old story. - Mary kocası hakkında yine yakındı - aynı eski hikaye.

That's an old wives' tale. - Bu bir kocakarı masalı.

koca
consort
koca
old man
koca
hubby

My hubby and I used to go mountain climbing together. - Kocam ve ben birlikte dağ tırmanışına giderdik.

Mary's hubby is chubby. - Mary'nin kocası tombul.

koca
spouse

A widow is a woman whose spouse has died. - Dul kocası ölmüş bir kadındır.

koca
fellow
koca
feller
koca
the old man
koca
goodman
müstakbel kocam
my intended husband
Turkish - Turkish

Definition of kocam in Turkish Turkish dictionary

Koca
er
Koca
efendi
Koca
(Osmanlı Dönemi) GANEC
Koca
ağa
Koca
aşir
Koca
erkek
Koca
gübür
Koca
abuşka
Koca
(Hukuk) ZEVC
koca
Bir kadının eşi, zevç: "Koca işinden çıktıktan sonra, borç boğazı aştı."- R. N. Güntekin
koca
Büyük, ulu
koca
Büyük, geniş: "Elinde koca bir paketle döndü."- M. Ş. Esendal
koca
Bir kadının eşi, zevç
koca
Yaşlı, ihtiyar
koca
Büyük, geniş
koca
Yüksek
koca
Kocaman, iri