Turkish - English
Definition of kaçık in Turkish English dictionary
- loco
- cuckoo
- wacky
- nutty
- pixilated
- screwy
- not all there
- fey
- scatty
- cracked
- barmy
- run, Brit. ladder (in a stocking)
- loony
- (stocking) that has a run in it
- daft
It's such a daft idea.
-O böylesine kaçık bir fikir.
- dotty
- whacky
- nutcase
- cracked, rather batty, a bit crazy
- nut
Tom is a total nutcase.
-Tom tam bir kaçıktır.
- cracked, funny, daft, goofy, off one's head, cuckoo, nutcase, nuts; (çorap) laddered; (çorapta) ladder, run; loony, nut-case, nut, nutter
- balmy
- crooked, leaning
- (Argo) loopy
- insane
- crank
- mentally ill
- mind
- goofy
- (Argo) fruity
- (deyim) out to lunch
- irrational
- nutter
- (Argo) buggy
- ling
- offset
- (Argo) kooky
- unhinged
- off one's rocker
- bonkers
- mad
- madcap
- batty
- moony
- mental
They're all fucking mental.
-Onların hepsi kahrolası kaçık.
- potty
- bats
- freak
- crackers
- peculiar
- queer
- crackpot
- as mad as a hatter
- gaga
- nutshell
- touched
- lunatic
- unbalanced
- off one's head
- nuts
- {s} fantastic
- {s} disordered
- crack brained
- out of one's mind
- disorder
- cracky
- {s} fantastical
- queer in the head
- {i} run
There's a run in your stocking.
-Senin çorabında bir kaçık var.
- ravelment
- çılgın, deli, manyak, kaçık
- Crazy, crazy, crazy, crazy
- eksenden kaçık
- eccentric
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of kaçık in Turkish Turkish dictionary
- Bazı davranışları delice olan
- İlmeği kaçmış (çorap vb.)
- zı davranışları delice olan: "Bu köşkün perileri de kaçık galiba."- H. R. Gürpınar. Çorabın ilmeği kaçmış yeri
- Rüzgarın aniden sertleşmesi ya da yön değiştirilmesi
- Bir yana kaçmış, kaymış. İlmeği kaçmış çorap vb
- Kaçmış, kaymış
- İlmeği kaçmış yeri
- kaçık öz
- Uygun olmayan ortamda büyüme sonucu ağaç özünün ortadan kaçık biçimde oluşması