Definition of izlenim in Turkish English dictionary
- impression 
He made a favorable impression on his bank manager.
 - O, banka yöneticisinde olumlu bir izlenim bıraktı.
What is your impression of America?
 - Amerika izleniminiz nedir?
 - odour [Brit.] 
 - ring 
 - stamp 
 - effect 
 - impression intiba 
 - odor 
 - imprint 
 - seemingness 
 - odour 
 - impressure 
 - feeling 
I don't have a good feeling about this.
 - Bu konuda iyi bir izlenimim yok.
I have a feeling that he knows the secret.
 - Onun sırrı bildiğine dair bir izlenimim var.
 - aura 
 - sound 
It sounds like she made quite an impression on you.
 - Senin üzerinde epeyce bir izlenim bırakmış gibi görünüyor.
It sounds like he made quite an impression on you.
 - Senin üzerinde oldukça bir izlenim bırakmış gibi görünüyor.
 - image 
 - make impression 
 - give the impression 
 - İzlenim
 - impression 
What's your impression, doctor?
 - İzlenimin nedir, doktor?
That commercial makes a strong impression - especially the music. It stays in your head.
 - -O reklam güçlü bir izlenim bırakıyor-Özellikle müzik.O, kafanın içinde kalıyor.
 - izlenim bırakmak
 - register 
 - izlenim bırakmak
 - make an impression on 
 - izlenim yaratmak
 - come over 
 - izlenim yaratmak
 - come across 
 - izlenim uyandırmak
 - impression 
 - izlenim bırakmak
 - strike 
 - izlenim bırakmak
 - come across 
 - izlenim bırakmak
 - to make an impression (on) 
 - izlenim edinmek
 - have the impression 
 - izlenim edinmek
 - catch the impression 
 - izlenim edinmek
 - take the impression 
 - izlenim edinmek
 - get the impression 
 - izlenim edinmek
 - gain an impression 
 - izlenim uyandırmak
 - leave someone with impression 
 - izlenim uyandırmak
 - create an impression 
 - izlenim vermek
 - give the impression 
 - ilk izlenim
 -  (Ticaret) out of box
 - izlenimler
 - impressions 
China gives me many different impressions.
 - Çin bana birçok farklı izlenimler verir.
First impressions are the most lasting.
 - İlk izlenimler en kalıcı olanlardır.
 - kalıcı (izlenim/etki)
 - indelible 
 - izlenimler
 - impression 
What were your impressions of it?
 - Onun hakkında izlenimlerin neydi?
First impressions are the most lasting.
 - İlk izlenimler en kalıcı olanlardır.
 - ilk izlenim olarak
 - as a first impression 
 - iyi izlenim bırakmak
 - recommend 
 - kalıcı izlenim
 - lasting impression 
 - kötü izlenim bırakmak
 - blight 
 - olumlu bir izlenim bırakmak
 - make a hit 
 - olumlu bir izlenim bırakmak
 - to make a hit (with sb) 
 - olumlu bir izlenim bırakmak
 - make a hit with somebody 
 - olumsuz izlenim bırakmak
 - leave a negative impression 
 - olumsuz izlenim uyandırmak
 - create a negative impression 
 - olumsuz izlenim uyandırmak
 - leave a negative impression 
 - yanlış izlenim uyandırmak
 - give smb a wrong impression