i̇rade

listen to the pronunciation of i̇rade
English - Turkish

Definition of i̇rade in English Turkish dictionary

irade
irade
irade
ferman
Turkish - Turkish
(Osmanlı Dönemi) Fık: Cenab-ı Hak irade sıfatı ile muttasıftır ve
(Hukuk) Buyruk, istek, arzu, bir işi yapma azimi ve gücü
(Osmanlı Dönemi) Bir şeyi yapmak veya yapmamak için olan iktidar, güç.(İrade, ihtiyardan daha geniştir, umumidir. İhtiyar, taraflardan birini diğerine tafdil ile beraber tercihtir. İrade; yalnız tercihtir. Mütekellimler bazan iradeyi ihtiyar mânasında kullanmışlardır. İradenin zıddı kerâhet; ihtiyarın zıddı icâb ve ıztırardır. İrade, hakikatte dâima ma'duma taalluk eder. Çünkü, bir emrin husûl ve vücudu için o, tahsis ve takdir eder.)
(Osmanlı Dönemi) İstek, arzu. Dilemek. Emir. Ferman
(Osmanlı Dönemi) TIBB
buyrultu
irade
Buyruk: "Görülünce vurulması için irade bile var."- S. M. Alus
irade
Bir şeyi yapıp yapmamaya karar verme gücü: "Korkunç bir irade kuvveti sarfıyla baş ucundaki lambayı yaktı."- S. F. Abasıyanık. İstenç
irade
Bir şeyi yapıp yapmamaya karar verme gücü
irade
İstek, dilek
irade
Buyruk
irade
İstenç
irâde
(Osmanlı Dönemi) istek, arzu, dilemek, emir, ferman; bir şeyi yapmak veya yapmamak için olan iktidar, güç
irade-i milliye
İrade-i Milliye (Millî irade) 4 Eylül 1919 yılında Sivas Kongresi'nde alınan kararla çıkarılan ilk gazete
milli irade
Ulusça kullanılan ve hiçbir gücün etkileyemeyeceği kuvvet
irade beyanı
Bir sonuca yönelmiş irade açıklaması
irade dışı
İradesiz
irade kaybı
İrade yitimi
irade yitimi
Karar verme, dikkat, istekli kımıldama gibi zihin veya beden etkinliğine ilişkin işleri yapamamaktan doğan sinir yorgunluğunda görülen bir belirti, irade kaybı, abuli, istenç yitimi
İRADE İZHARI
(Hukuk) İrade açıklaması
English - English

Definition of i̇rade in English English dictionary

irade
A decree of a Muslim ruler
irade
A decree of the Sultan
Turkish - English
will-power
The ability to say no even if you want to say yes. "Example: I try not to eat cakes, but I have no will-power."
irade
willpower

He has enough willpower. - O yeteli iradeye sahip.

irade
will

Tom did it against his will. - Tom, onu onun iradesine karşı yaptı.

She did it against her will. - O, onu iradesine karşı yaptı.

irade
(Latin) voluntas
irade
will, volition, the power of willing or determining
irade
volition

Despite my parents' preference, I have decided to attend an out-of-state college on my own volition. - Ailemin tercihinin aksine, şehir dışında bir üniversiteye devam etmeye kendi irademle karar verdim.

irade
self control

Tom has no self control. - Tom'un irade gücü yok.

irade
willing, commanding
irade
will, wish, desire
irade
freedom
irade
fiat
irade
spine
irade
will, desire, volition; command, decree, edict buyruk
irade
will power, will; determination; self-control
irade
decree, command; irade
irade
pleasure
irade dışı defekasyon
(Tıp) encopresis
irade fesadı
(Kanun,Ticaret) defective will
irade kaybı
abulia
irade yitimi
abulia
irade yitimi
(Pisikoloji, Ruhbilim) aboolia aboulia
irade zayıflığı
frailty
milli irade
national will
siyasi irade
(Ticaret) political will
irade
the will of
irade
will of
irade dışı
involuntary
irade izhari
Izhar will
irade-i külliye
will-i complex
bileşik irade
(Hukuk) common will
güçlü irade
iron will
hür irade
freewill
hür irade
free will
irade
irade
irade
selfcontrol
irade beyanı
law declaration of intention
irade bozukluğu
(Tıp) invalidity of mind
irade bozukluğu
(Tıp) abulomania
irade dışı işsizlik
(Ticaret) involuntary unemployment
irade dışı olan
autonomic
irade gücü
strength of will
irade gücü
willpower
irade ile ilgili
volitive
irade ile ilgili
volitional
irade kuvveti
willpower
irade sahibi
1. strong-willed person, strong-minded person. 2. strong-willed, strong-minded
irade sahibi
strong-willed person
irade ve his yitimi
catalepsy
irade ve his yitimi
catalepsis
irade ve seçme özgürlüğü
(Politika, Siyaset) liberium arbitrium
irade yitimi
aboulia
irade yitimi
irresoluteness
irade yitimi
indetermination
irade yitimi/kaybı
abulia
irade özgürlüğü
freedom of will
irade-i cüz’iyye
free will of a person
irade-i ilahiye
the absolute will of good
irade-i külliye
the absolute will of good
irade-i seniyye
(Politika, Siyaset) imperial decree
sarsılmaz irade
adamantine will
sağlam irade
iron will
umumi irade
(Politika, Siyaset) general will
özgür irade
self determination
özgür irade
freewill