German - Turkish
Definition of gehege in German Turkish dictionary
- çıt
- [das] ağıl, mandıra
- çevreleme
- jdm ins Gehege kommen
- (birinin) işine karışmak¡
Related Terms
English - Turkish
Definition of gehege in English Turkish dictionary
- enclosure
- {i} kuşatma
- enclosure
- ilişik
- enclosure
- parmaklık
- enclosure
- (Bilgisayar) koruncak
- enclosure
- çevirme
- enclosure
- ilişikte gönderilen şey
- enclosure
- çit
- enclosure
- duvar
- enclosure
- {i} eklenmiş belge
- enclosure
- {i} (duvar, çit v.b. ile) çevrili olan yer
- enclosure
- {i} kapama
- enclosure
- kapsam,kutu
- enclosure
- (Askeri) İLİŞİK: İliştirilen şey. Bir yazının, doğrudan doğruya bir parçası olmayıp, ayrıca bağlanan yazı, broşür, kitap vesaire. İlişik; o yazıdaki bilgiyi açıklayan veya destekleyen delilleri ve ek bilgileri ihtiva eder
- enclosure
- (isim) çevirme, kuşatma, çevreleme, kapama, çit, duvar, eklenmiş belge, çevrilmiş yer
- enclosure
- {i} çevreleme
- enclosure
- {i} (bir yeri) (duvar, çit v.b. ile) çevirme
- enclosure
- içeri koyulan şey/çevirme
Related Terms
German - English
Definition of gehege in German English dictionary
- runs
- folds
- preserve
- preserves
- pen
- fold
- enclosures
- enclosure
A furious elephant kicks out the fencing of his enclosure and sends the keeper flying.
-Ein zorniger Elefant stößt die Einzäunung von seinem Gehege weg und schleudert den Wärter heraus.
- run
- pens
- fence
- gehege [das], hürde [die]
- warren [the] hurdle [the]
- Pinguinarium (Gehege zur Haltung von Pinguinen)
- penguinarium
- Tiere in ein Gehege pferchen
- to pen animals
- Tiere in ein Gehege pferchen
- to confine animals in a pen
- sich gegenseitig ins Gehege kommen
- to tread on each other's toes