faturalar

listen to the pronunciation of faturalar
Turkish - English
invoices
bills

We pay our bills at the end of the month. - Ayın sonunda faturalarımızı ödemeliyiz.

All American bills are similar in color. - Bütün Amerikan faturaları renk olarak benzerdir.

fatura
bill

There's a mistake in the bill. - Faturada bir hata var.

Many people worry about paying their bills. - Bir sürü insan faturalarını ödeme konusunda endişeleniyor.

fatura
invoice

Mary hasn't paid the invoice yet. - Mary henüz faturayı ödemedi.

I am sending the invoice by fax. - Faturayı faksla gönderiyorum.

fatura
billing

He gave us an explanation about the new billing system. - O bize yeni bir faturalama sistemi hakkında bir açıklama yaptı.

fatura
(Ticaret) score
fatura
receipt

Please don't forget the receipt. - Lütfen faturayı unutma.

Would you like a receipt? - Bir fatura ister misin?

fatura
(Ticaret) check
fatura
rebate
fatura
(Kanun) voucher
fatura
(Askeri,Ticaret) bill of parcels
fatura
rabbet
fatura
bill of sale
fatura
ınvoice

I am sending the invoice by fax. - Faturayı faksla gönderiyorum.

Mary hasn't paid the invoice yet. - Mary henüz faturayı ödemedi.

fatura
note
fatura
invoice, receipt, bill; rabbet
Turkish - Turkish

Definition of faturalar in Turkish Turkish dictionary

Fatura
(Hukuk) FAKTURA
fatura
Satılan bir malın cinsini, miktarını ve fiyatını bildirmek için satıcının alıcıya verdiği hesap pusulası: "O hengâmede, lokantanın faturası da ödenmemiş tabii..."- Ç. Altan
fatura
Satılan bir malın cinsini, miktarını ve fiyatını bildirmek için satıcının alıcıya verdiği hesap pusulası
faturalar
Favorites