Turkish - English
Definition of fanteziler in Turkish English dictionary
- aerial fancies
- fantezi
- fantasy
He lives in a world of fantasy.
-O, bir fantezi dünyasında yaşıyor.
This fantasy book is a succession of really flashy magical spells and that makes it boring instead.
-Bu fantezi kitap gösterişli çok güzel büyülerin bir birbirini izlemesidir ve onun yerine bu onu sıkıcı yapar.
- fantezi
- flamboyance
- fantezi
- {i} fancy
Love is just a fancy.
-Aşk sadece bir fantezidir.
It wasn't anything fancy.
-O, fantezi bir şey değildi.
- fantezi
- fantasia
- fantezi
- fantasy, imagination
- fantezi
- phantasy
- fantezi
- mus. fantasia (in free form)
- fantezi
- fancy, ornate, rich (cloth, furniture, jewelry)
- fantezi
- fancy, caprice, whim
- fantezi
- fantasy; fancy
- fantezi
- (Sosyoloji, Toplumbilim) phantesy
- fantezi
- extravaganza
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of fanteziler in Turkish Turkish dictionary
- FANTEZİ
- (Osmanlı Dönemi) yun. Çeşitli ve süslü. Müsrifane süs isteğinden doğan hayal hareketi ile yapılmış süslü eşya veya süslenmek. Ağırbaşlı olmayan
- Fantezi
- düşlem
- fantezi
- Değişik heves, değişik beğeni, değişik düşünüş: "Üstelik büyük bir taklit kabiliyeti ve fantezisi vardı."- R. N. Güntekin
- fantezi
- Değişik heves, değişik beğeni, değişik düşünüş
- fantezi
- Süslü ve türü değişik olan
- fantezi
- Serbest biçimli beste veya alaturkada serbest biçimli şarkı
- fantezi
- Sonsuz, sınırsız hayal
- fantezi
- Süslü ve türü değişik olan: "Yerinden doğrulmuş fantezi ipek çoraplarını, yeni gömleğini gururla göstererek. gülüyordu."- R. N. Güntekin
Related Terms
fanteziler
Hyphenation
fan·te·zi·lerResimler
History
Favorites